2 Ağustos 2010 Pazartesi

İnsan olmak yetmez yetmiyor zaten

http://www.habervesaire.com/news/1886/

Video üstteki linktedir.

İnsan olmak yetmez yetmiyor zaten

30/06/10 - 11:39


HaberVs

HaberVs muhabirlerinin hazırladığı “Bir zamanlar fırtınalar estirirdim” parçasını ve klibini iftiharla sunuyoruz. Klipte 2009-2010 yılında HaberVs’de görev alan öğrenciler ve HaberVs ekibi yer alıyor. Seslendirme, çekim ve kurgu da aynı ekip tarafından gerçekleştirildi. Şarkıyı, söz yazarı ve bestecisi Mazhar Alanson’dan izin alarak Emirhan Üçkardeş’e yaptırdık. Çekimleri Santralistanbul’da gerçekleştirilen klip bir ayda tamamlandı.

Playing for Change ve Doğa İçin Çal projelerinden esinlenerek hazırladığımız bu kliple, bir yıl boyunca okuduğunuz ve izlediğiniz haberleri ortaya çıkartan ekibi sizlere tanıtmak, bu üretim sürecinin hepimizin ortak katkılarıyla gerçekleştiğini vurgulamak istedik.

İyi seyirler ve iyi eğlenceler dileriz

Fermuar hastanesi

http://www.habervesaire.com/news/1871/

Video üstteki linktedir.

Fermuar hastanesi

9/06/10 - 15:14


Niso Esim - Hikmet Karahasan

Üsküdar Belediye Pasajı’nda küçük bir dükkan. Bir tuhafiyeci. Ama içeride bir hastane var. Fermuar Hastanesi. 23 yıllık tuhafiyeci Ahmet Vehbi Selçuk (40), mesleğe başladığı günden beri fermuarlarla haşır neşir. Selçuk’un bu konudaki uzmanlığı birkaç yıl once dükkanın ismini hastane olarak değiştirmesine neden oluyor. Fermuar doktoru, çantadan ayakkabıya, pantalondan dalgıç kıyafetine tüm eşyaları tamir ediyor, üstelik bir gün içerisinde.
Talebin artması ve müşterilerin bu hizmetten haberdar olup yararlanabilmesi için Fermuar Hastanesi internet sitesi (www.fermuarhastanesi.com) kuruldu. İnternet sitesiyle birlikte Türkiye’nin her yerinden fermuarı bozuk eşyaların kargoyla kendisine gönderilmeye başladığını söyleyen Fermuar Doktoru, her türlü ürünün fermuarını tamir ettiğini söylüyor. Ahmet Vehbi Selçuk’un tamir ettiği fermuarlar arasında çadır, dalgıç kıyafeti, kayak pantalonu, motorsiklet montu fermuarları da bulunuyor. Çeşitli fermuar arızaları için farklı teknikler uygulayan Fermuar Hastanesi, en erken bir dakika, en geç bir gün içerisinde arızalı ürünü sahibine teslim ediyor. Ayrıca tamir edilen fermuar için yeni bir fermuarın ömrü kadar garanti veriliyor.

Yeni fermuar mı tamir mi?

Çantanızın, montunuzun veya botunuzun fermuarı bozulduğunda eğer yeni bir fermuar alıp işi terziyle bitirmek isterseniz, hem fazla zamanınızı harcayacak hem de fermuara ve dikişe para vereceksiniz, üstelik ürününüzün orijinalliği de bozulacak. Fermuar hastanesi, size zaman kazandırıyor ve eşyanızın orjinalliğinin bozulmamasının garantisini veriyor. Fermuar doktoru her çeşit fermuarı iyileştirebildiğini ve bunun ekonomik bir işlem olduğunu dile getiriyor ve ekliyor “Yeter ki fermuar giysi üzerinden sökülmemiş olsun. Önemli olan bu. Çünkü burada amaç fermuarın giysi üzerinden sökülmeden tamiri. Dikişe verilecek paranın tasarrufu, zamandan tasarruf ve orjinalliğin bozulmaması fermuar tamirinin artılarıdır.”

Uzun ömürlü fermuar kullanmanın püf noktası

Kalitesi ve markası ne olursa olsun, hor kullanılan her fermuar bozulmaya mahkumdur. Fermuarlarınızın bozulmaması için, fermuarı mümkün olduğu kadar zorlamadan , hırpalamadan kullanmanız fermuarınızın ömrünü uzatır. Fermuarınızın zor açılıp kapanmaya, takılmaya yani kısacası bozulmaya başladığını hissettiğinizde, kullanmaya devam etmeden tamire götürürseniz eski haline dönme ihtimali yükselir.

Katarakt ameliyatı artık korkutmuyor

http://www.habervesaire.com/news/1864/

Video üstteki linktedir.


Katarakt ameliyatı artık korkutmuyor



2/06/10 - 14:52


Hikmet Karahasan – Niso Esim

İstanbul Florance Nightingale Hastanesi’nde, İstanbul Bilim Üniversitesi bünyesinde uzmanlık yapan Doktor Rıfat Rasier katarakt ameliyatı sonucunda ortaya çıkabilecek enfeksiyon riskini sıfıra indiren bir yöntem geliştirdi. Bu yöntem ameliyat sırasında gözün saydam tabakasıyla renkli tabakası arasındaki çizgiden içeri girerken açılan kesiyi yapıştırmak için kullanılıyor. Kataraktın gözden alınması için gözün iç yapısına ulaşmak gerekiyor ve bu işlem sırasında en az 3 milimetre, en fazla 5 milimetrelik kesi oluşuyor. Bu kesiler, katarakt ameliyatı sonrasında gözün iç kısmına bakteri girişine ve sonrasında da göz kaybına neden olabiliyor. Henüz asistanlık döneminde bu durumun önüne geçebilmek için çalışmalara başlayan Doktor Rasier, geliştirdikleri prototiple yaptıkları denemelerde kesin sonuçlar aldıklarını ve ameliyatlara başlamaya hazır olduklarını dile getiriyor.

Sanayi Bakanlığından destek

Uluslararası tıp dergisi Cornea’da yayınlanan çalışmanın yayınevlerinin dikkatini çektiğini ve daha sonra kitap haline getirildiğini söyleyen Rasier, “Kitap birçok ülkede internet üzerinden satışta, uzmanlığımı bitirmeden bu seviyede bir çalışmaya imza atmak benim için çok iyi oldu” diyor.
Denek hayvanlar, kullanılan ilaçlar, mikroskoplar, kesi aletleri gibi birçok harcaması olan bu araştırma Sanayi Bakanlığının da 100 bin liralık desteğini aldı. Bu desteğin, araştırmalarını çok daha ileriye götüreceğini belirten Rasier “Çok daha fazla desteğe ihtiyacımız var ama başlangıç için Sanayi Bakanlığı’nın verdiği bu destek bize çok iyi bir ivme kazandıracaktır” diyor.

Katarakt ameliyatından sonra operasyon rutin olacak

Katarakt ameliyatı olan herkese, operasyon sonrasında Rasier’in tekniği uygulanacak gibi görünüyor. Doktor Rıfat Rasier, geliştirdiği bu uygulamanın katarakt ameliyatından sonrasında rutin hale geleceğini dile getiriyor; “Kornea dediğimiz saydam tabaka yüzde 70-80 oranında su içerir. Bu oran ortalama her insanda aynı olduğu için tüm hastalarımız üzerinde yöntemimizi uygulayabileceğiz. Beklentimiz katarakt ameliyatından sonra bunun bir rutin hale gelmesi.”

Lazer yapıştırma yöntemi ile doku, kornea dokusunda çok iyi tutulduğu için yakın gözlüğünün atılması da gündemde. Bunun üzerinde çalışmalar yaptıklarını belirten Doktor Rıfat Rasier, yakın gözlüğünü ortadan kaldırmak için Boğaziçi Üniversitesi laboratuvarlarında çalışmalara devam ettiklerini söylüyor.

4 Temmuz 2010 Pazar

Şike konusunda kendi görüşüm

Bundan sonraki donemi takip edelim. Eger şike iddiaları dogru ise, Aziz Yıldırım ve kurmaylari 104 yillik Fenerbahce Spor Kulübü'ne yaşatacakları bu onursuzlugun tarifi yoktur. Fenerbahçe taraftarini da bu denli üzmeye kimsenin hakki yoktur ama taraftar sunu unutmamalidir, kendimizi Turkiye'nin en buyuk kulübünün taraftarı olarak gören bizler, bu olaylardan sonra, "x kulüp şu tarihte bunu yapmisti, y kulüp şunu yapmisti, onlara neden bir sey yapılmıyor" demek, kendimizi kandirmaktir. Fenerbahçeli'nin kendinden baska dostu olmadigi gibi, kendinden baska bir buyuk eger yok ise tarafar da bu şekilde düşünmeli ve olabilecek her olumsuzluğa göğüs germeli. Son olarak, iddialar gerçek veya gerçek dışı olduğu ortaya çıksa bile Aziz Yıldırım ve ekibi bu büyük camiayi artık rahat bırakmalıdır.

Niso Esim
2003/4/5 Lise GFB Başkanı

28 Mayıs 2010 Cuma

Mayfest 2010 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Santral Kampüsü -

HaberVs

Vide linkte
http://www.habervesaire.com/news/1850/

Mayfest 2010

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde düzenlenen 2010 Mayıs şenliklerinde yine birçok ünlü isim sahne aldı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Santrall kampüsünde Perşembe günü, Dolapdere Big Gang ve Doa’nın sahne alması beklenirken, katılımın az olması nedeniyle konserler iptal edildi ancak Bedük sahnedeki yerini aldı.

Bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Mayıs Festivali’nde öğrenciler önceki yıllardaki kalabalığı bu yıl göremediklerini ancak yine de arkadaşlarıyla birlikle olmaktan ötürü mutlu olduklarını belirttiler. Festivalin üçüncü ve son gününde (Cumartesi) Pamela, Emre Aydın ve Sertab Erener düşük izleyici sayısına rağmen sahneye çıktılar ve oldukça iyi performans sergilediler.

Haber ve Kamera: Niso Esim, Mert Oynargül, Hikmet Karahasan

Çünkü İstanbul’da tiyatro şart!

Haber: Meneviş Tozak
Kamera: Görkem Keser - Hikmet Karahasan
Kurgu: Niso Esim

Çünkü İstanbul’da tiyatro şart!



Video linkte
http://www.habervesaire.com/news/1829/

İstiklal Caddesi dün, 16 ülkenin genç tiyatrocularının işgali altındaydı. Avrupa Üniversiteleri Tiyatro Şenliği için İstanbul’da bir araya gelen yüzlerce genç, Atlas Pasajı’nın önünde başlayıp Tünel Meydanı’nda sona eren müzikli, danslı bir yürüyüşle şenliğin resmi açılışını yaptı. 16 Mayıs’a kadar devam edecek bu festivalde 51 oyun, Devlet Tiyatroları salonları, Nişantaşı Rüştü Uzel Lisesi ve garajistanbul’da ücretsiz izlenebilecek.

2008’de İstanbul, 2009’da Türkiye üniversiteleri arasında düzenlenen Tiyatro Şenliği, bu yıl Türkiye’den 36, Avrupa’dan 14 ve Japonya’dan bir üniversitenin tiyatro topluluklarının katılımıyla uluslararası nitelik kazandı. Japon tiyatro grubu Kaki-Kuu-Kyaku, 2010’un Türkiye’de Japon Yılı olması nedeniyle davet edildi. Koordinasyonunu İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmenliği’nin üstlendiği şenlikte oyunların yanı sıra, bir sempozyum ve 15 atölye çalışması da gerçekleştirilecek.

Dün saat 16:00’da Atlas Pasajı önünde toplanan genç tiyatrocular, yürüyüşlerine Kent Orkestrası Bandosu’nun müziği eşliğinde başladı. Erol Günaydın, Müjdat Gezen, Haluk Bilginer, Gazanfer Özcan, Adile Naşit gibi Türkiye tiyatrosunun ölmez isimlerinin maskelerini takan gençler taşıdıkları “tiyatro şart”, “inadına tiyatro” ve “barış içinde hayat” gibi dövizlere, aynı içerikteki sloganlarla eşlik ettiler. Kortej Tünel’e vardığında, meydanda onları bekleyen Bilgi Üniversitesi Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetimi bölümünün “Post-Modern Orta Oyunu” isimli performansı sergiledi. Performansın sonunda şişirdikleri balonların üzerine sorular yazan oyuncular, bu balonları izleyicilere dağıtarak yine yazılı olarak cevaplamalarını istediler. Gösterinin sonunda, izleyicilerin cevapları yüksek sesle okundu ve balonlar, meydanda gerili iplere asıldı.

Taksim’de de oluyormuş

HaberVs




Vide linkte
http://www.habervesaire.com/news/1823/

Taksim’de de oluyormuş

Bugün Türkiye’de 32 yıl sonra bir ilk yaşandı ve işçiler 1978’den beri 1 mayıs etkinliklerine kapalı Taksim Meydanı’nda resmi kutlama yaptı.

Son birkaç yıldır Taksim’de ısrar eden DİSK e KESK’in talepleri bu yıl hükümet tarafından kabul edilince yüzbinlerce kişi meydanı doldurdu.

Aralarında DİSK Sosyal-İş Sendikası’nda örgütlenen İstanbul Bilgi Üniversitesi çalışanlarının da bulunduğu DİSK üyeleri ile KESK üyesi memurlar sabah saatlerinde Şişli Meydanı’nda toplanarak Taksim’e doğru yürüyüşe geçti. Hak-İş üyeleri Gümüşsuyu, Türk-İş üyeleri ise Tarlabaşı Bulvarı’ndan Taksim Meydanı’na geldi.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da 1977’de hayatını kaybeden 36 kişi, yakınları ve sendika başkanları tarafından Kazancı Yokuşu’nda karanfillerle anıldı. DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, gazsız ve copsuz; barış, özgürlük ve mutluluk içinde 1 Mayıs kutladıklarını, bunu da işçi sınıfının başardığını söyledi.

Geçen yıl meydana ulaşan küçük bir grup tarafından söylenen 1 Mayıs Marşı bu yıl Taksim’de yüzbinler tarafından söylendi. Çeşitli sanatçılardan oluşan 1 Mayıs Korosu’na Timur Selçuk da, piyanosu ve sesiyle eşlik etti. Koro, marşı Türkçe ve Kürtçe seslendirdi.

Daha sonra kürsüye gelerek konuşma yapmak isteyen Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu, meydanı dolduran kalabalık tarafından yuh sesleri ve ıslıklarla engellendi. Kumlu’nun konuşmakta ısrar etmesi üzerine, işten çıkartılan İstanbul Belediyesi İtfaiyesi, İSKİ ve TEKEL işçilerinden oluşan bir grup barikati aşarak Kumlu’ya saldırdı ve kürsüde arbede çıktı. Türk-İş Başkanı alandan çıkarıldı ve sahnenin hemen arkasındaki Atatürk Kültür Merkezi’ne götürüldü. Çıkan arbedede kürsüden düşen Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Kaçar’ın kolu kırıldı. Kürsüdeki işçilerin eylemi ise 40 dakika kadar devam etti.

DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ve KESK Başkanı Sami Evren’in konuşmalarının ardından 250 binden fazla kişinin katıldığı miting saat 16:00 civarında sona erdi.

Haber: Niso Esim, Güventürk Görgülü, Hikmet Karahasan, Ertan Önsel